31 Mart 2009 Salı

Ciara - Love Sex Magic (Feat. Justin Timberlake)




Şarkıyı ilk dinlediğimde pek beğenmedim, sonra videosunu izleyince hoşuma gitmeye başladı. Biraz Madonna - Hung Up ve Beyonce video'larını anımsattı bana. Bunların dışında Ciara'yı izlerken ağzım açık kaldı. Bu kadar elastik olduğunu bilmiyordum. Ha, bir de iTunes'umda şarkıya 4 yıldız verdim. Bu ikiliden daha sağlam bir çalışma beklerdim.

29 Mart 2009 Pazar

Celebrity Olmak Çok Zor!


Sıradan bir gün. En best friend'im Lindsay ile buluşmaya bir cafe'ye gideceğim. Geçen hafta LA'de bir partide düşürdüğüm Swarovski kaplı Blackberry'im çalındığı için hangi gün ne yapacağımı ve hangi event'lere katılacağım bir yerden paparazzi'lerin eline geçmiş. Adım atamaz oldum! Gözlüklerle kamufle etmeye çalışıyorum kendimi yine tanınıyorum! Sizlere tavsiyem yeni nesil, sakın celebrity falan olmayın. Neler çektiğimi bir ben bilirim bir de beraber pilates dersi aldığımız Madonna.

PS: Fergie, çok üzgünüm telefon sapıkları yüzünden, çok sarhoştum, yeni numaranı bana gönderirsen sevinirim.

xoxo
Efe Can

27 Mart 2009 Cuma

Must Have Item : Calvin Klein Spring / Summer '09 Sneakers


Calvin Klein spring / summer 2009 mens fashion show'u izlemeyenler için küçük bir özet geçmek istiyorum koleksiyon hakkında. Show'u izlerken ilk 5 dakikada içim kıyılmıştı hiç bir özelliği ve albenisi olmayan takım elbiseler ve gömlekler görmekten. Sonra CK'den hiç beklemeyeceğim, koleksiyon ile alakasız fakat koleksiyonun en iyi parçası olan neon sarısı takım elbiseli bir model runway'de yürümeye başladı. Ağzım açık izlemeye başlamışken, arkasından yine neon renklerde kırmızı takım elbiseli bir model onu takip etti. I was like WHOA! Ben de must have item kısmını uzun zamandır yapmadığımı farkettim ve bu neon sneaker'ların bu kısım için kusursuz bir fit olduğunu düşündüm. Ch-ch-check it out!

Röyksopp - Junior


Albümü bu sabah sadece bir kere dinledim ve şimdiden bağımlılık yaratmaya başladı. Önceki post'larımda Junior albümünün ilk single'ı "Happy Up Here"ın videosunu paylaşmıştım. Happy Up Here diğer şarkıların yanında sönük kalıyor diyebilirim. Gelmiş geçmiş en iyi Röyksopp albümü for sure. Kahvemi içmeden The Girl and The Robot şarkısını dinledim ve kahvemi koyarken saçma salak istemsizce dans etmeye başladığımı farkettim. Albüm 15 espresso değerinde. Elektronik sesler tavan yapmış, or-gas-mic. Bir kere daha Röyksopp beni yanıltmadı. Şiddetle dinlemenizi tavsiye ederim.

26 Mart 2009 Perşembe

Trust Me by Steven Klein


Steven Klein'ın Vogue US Mart sayısı için yaptığı, en çok tanınan markaların parçalarından oluşan fotoğraf serisi "Trust Me".
Model : Karen Elson

Crossing The Yellow Line

Ceket : Louis Vuitton $2,550
Pantolon : Louis Vuitton $1,125
Çanta : Louis Vuitton
Küpe : Lanvin

No Back Talk

Bluz : Dries Van Noten $576

Fast Woman

Elbise : Dolce & Gabbana $3,195


It's Black and White

Ceket : Carolina Herrera $1,990
Elbise : Carolina Herrera $4,990
Yüzük : Lanvin

Star-Crossed

Ceket : Oscar de la Renta $4,990
Çanta : Balenciaga
Ayakkabı : Yves Saint Laurent

Think Inside The Box

Takım ve Çanta : Chanel

And That's Final

Son fotoğraf sezonun en baştan çıkartıcı, en sexy ayakkabısı ile süslenmiş. Bu Yves Saint Laurent ayakkabıyı ya çok seviyorsunuz ya da nefret ediyorsunuz, ortası yok sanırım. Ben büyük fanıyım.

Elbise : YSL $4,790
Ayakkabı : YSL


Post Number 100!


Madonna'nın Louis Vuitton spring / summer 2009 reklam kampanyası ile başlayan blog maceramda 100'üncü post'umu yazacağım hiç aklıma gelmezdi. Bir hafta yazıp sıkılırım diye düşünürken neredeyse iki buçuk aydır sıkılmadan devamlı post gönderdiğim blog'umu takip edenlere teşekkürlerimi sunuyorum. Şaşkınım. Biraz daha yazarsam ağlayacağım. (!)

Yours Sincerely,
Efe Can


Lanvin Fall / Winter '09 Footwear



Lanvin, spring / summer 2009 sneaker koleksiyonunda Neil Barrett ayakkabı tasarımlarından esintiler taşıyordu, fall / winter 2009 serisi de pek orjinal gelmedi bana açıkçası. Lanvin'i ve Alber Elbaz'ı çok sevsem de pek yaratıcı bulmadım bu sneaker'ları. Gri süet zımbalı olan ayakkabı bana Viktor & Rolf'un fall / winter 2008 koleksiyonunu anımsattı, tamam, ayakkabılarda olmayabilir ama "No" temalı defiledeki neredeyse tüm giysiler gri ve zımbalıydı hatırlayacak olursak. Beklentilerim çok yüksekti sanırım ve hayal kırıklığına uğradım.

25 Mart 2009 Çarşamba

A Little More Personal


Geriye kalan son 20'lik dişimi çıkartıyorum ve felaket acıyor, havanın çok güzel olmasına rağmen canım hiçbir şey yapmak istemiyor. Evde film izleyip karbonhidrat yemek istiyorum ölene kadar. Bugün dersimin olmaması da isabet oldu, okula gitmek bile içimden gelmiyor. Bu tembelliğin üzerine çantamın içerisinde neler olduğunu merak eden başka bir mim'i devam ettirme kararı aldım.

* Geçen ay Colin's'den sudan ucuz bir fiyata aldığım deri çanta, son zamanlarda oldukça sık kullanmaya başladım.

* iPod : Cüzdanımdan sonra yanımdan eksik etmediğim tek şey. Babamdan çok severim.

* Kulak İçi Kulaklıklar : Apple'ın osuruktan teneke sesli kulaklıklarını asla kullanamam, bass sesi tam anlamıyla alamazsınız.

* Sigara : Açlık krizine girdiğimde tek kurtarıcımdır. Azaltmalıyım, evet.

* Güneş Gözlüğü : Gece bile takabilirim.

* Herhangi bir derginin son sayısı : Derslerde sıkıldığım zamanlar için.

* Cüzdan : Para falan işte. Okul kimliği. Gerekli, evet.

* Anahtarlık : Hediyedir, anlamı var.

* Telefon : Arkadaşlarımla konuşmak için ayrı, sevgilimle ucuza konuşmak için ayrı.

* Lens Kabı : Gözümden ne zaman fırlayacağı belli olmaz lenslerimin.

* Dudak Koruyucu : Bu gereksiz işte, çıkartıp sürmem hiçbir zaman.

* Uğurlu Beyaz Kalem : Yanımda defter taşımadığımda bile çantamın içinde bulunur. Kötü bir öğrenciyim, evet.

Şimdi de sıra kimin çantasının içindekileri merak ettiğime geldi. Esther ve Gökçe çantalarınızın içine neler koyuyorsunuz?

24 Mart 2009 Salı

Personal Style


Robert Pattinson olaylarından sonra tarzımı değiştirme kararı aldım. Formal ile casual'u kombine edip, farklı aksesuarlarla giysilerimi süsledim. Gömleğime papyon veya kravat yerine kırmızı büyük bir kurdela bağladım, trenchcoat'umun yakasına tamamlayıcı olarak kırmızı broş taktım. Skinny kot pantolonumun altına gömleğime uygun olarak beyaz deri ayakkabı giydim.

Pantolon : Mavi
Trenchcoat : Sisley
Gömlek : G-Star Raw
Ayakkabı : Converse
Gözlük : Ray-Ban

Can Sever Photography


Naughty Tag


Cyber BFF'im Nil'in mim'i üzerine bu post'u yayınlıyorum. Teşekkür ederim beni eve atmak istediğin için, çok eğlenirdik eminim. Birbirimizin saçını tarayıp dedikodu yapar, arkasından şarap içip sevdiğimiz tasarımcıların runway show'larını izlerdik. "Eğer şansınız olsa hangi blogger'ı eve atmak isterdiniz?" Sanırım blog'umdaki postları cevapsız bırakmayan Esther'i atmak isterdim. Blog'undaki yazılardan anladığım kadarıyla farklı bir karaktere sahip olduğu için onu tanımak isterdim. Ha, eve atmak değil de kahve içmek isterdim, yanlış anlaşılma olmasın.

Kind Regards,
Efe Can


Dolce & Gabbana Cosmetics Ad. Campaign


Lost In Translation yıldızı Scarlett Johansson, İtalyan tasarımcılar Dolce & Gabbana'nın yeni line'ı D&G Cosmetics için objektif karşısına geçti. Marilyn Monroe'dan esinlenilen fotoğraf serisinde Johansson'un kullanılması doğru bir seçim olmuş. Louis Vuitton'un geçen sezonki yüzüydü hatırlayacak olursak.

PS: Albüm falan yapmaz yine umarım Scarlett, tamam, güzel sesi var fakat ad. campaign'ler ve filmlerde göstermeli kendini diye düşünüyorum.

Mercibeaucoup Fall / Winter '09


Japon markası Mercibeaucoup bu sezon kelebek teması ile fall / winter 2009 koleksiyonunda tasarımlarını farklı bir boyuta taşımış. Kürklü ayakkabılar, kemerler, montlar ve hırkalardaki desenler oldukça dikkat çekici. Pantolonların ön cep kısmının altına eklenmiş eldivenler ve giysilerdeki detaylar zekice ve göz kamaştırıcı bir sonuç ortaya çıkartmış. Uzun hırkalar önümüzdeki sezon son derece popüler olacak söylemedi demeyin.

23 Mart 2009 Pazartesi

Can Sever Photography


Pantolon : Mango
Ceket : LCW

Styling & Model : Efe Can Çakmak

Blogdan Al Haberi


Star gazetesi cumartesi ekinde blog'umdan bahsedilmiş. Nil arayıp haberi verince sevinçten çılgına döndüm. Cumartesi eki yazarı Berrin Haberveren'e teşekkürlerimi iletiyorum buradan.

"Efe Can in Wonderland ise erkek bir blogger’a ait. 20 yaşındaki Efe Can Çakmak, efecaninwonderland. blogspot.com’da sadece erkek modası değil tasarımcı eli değmiş her şeye yer veriyor. Başka yerde bulamayacağınız birçok ilginç haber için Çakmak’ın sayfasına göz atmakta fayda var."

Kylie Minogue'dan gelsin o zaman, Wow, Wow, Wow!

Okumak için tıklayınız.

I've Been a Bad, Bad Blogger!


Öncelikle blog'umu takip edenlerden özür dilemek istiyorum, son bir kaç hafta oldukça yoğundum ve blog'uma post gönderecek vakit bulamadım fakat yazamadığım zaman süresi içerisinde yaptığım gözlemler ve okuduğum 2 farklı Vogue Mart sayısı, takip ettğim bir sürü moda sitesi sayesinde über konular ile karşınıza çıkacağım. Ha, o zaman özet geçiyim son bir haftadır yaptığım şeyleri, sıkılmazsanız okumaya devam edin ama garanti edemiyorum. Yok aslında gerçekten çok bayık bir post olur neler yaptığımı yazarsam onun için Harvey Nichols'da gördüğüm Dolce & Gabbana çantayı anlatıyım; 3 farklı renk seçeneği vardı, koyu mavi rengine aşık oldum, fiyatını görünce kendimden geçtim, 420 TL yazıyordu. Sonra çok ucuz olduğunu düşündük arkadaşımla, arkasından City's'deki butiğine gidince aynı çantanın 1200 TL olduğunu gördük. Bir yanlışlık olmalı diye düşündük. Neyse, ertesi gün beğendiğim Fred Perry çantayı almaya gittiğimde tekrar girdim Harvey Nichols'a ve çantanın fiyatında yanlışlık olup olmadığını görevliye sordum. Çantanın sapına sarılı kemerin 420 TL olduğunu farkettik uzunca bir süre sonra, hayallerim yıkıldı. Hayattan soğudum. Bu kadar.


Bu da o lanet kemer işte. Nefret ediyorum. Bir daha mümkünse hiç bir mağazada karşıma çıkmasın, onun için kötü olur.

13 Mart 2009 Cuma

Biliyordum!

Bu Robert Pattinson'da birşeyler olduğunu biliyordum. Straight olduğunu iddia etse de bana köpekler gibi aşık aslında ama araya korumalarını sokuyor. GQ magazine'in Nisan sayısında yeni filmi hakkında yaptığı röpörtajı orjinal metni bozmadan yayınlıyorum, tam-bir-skandal!

There’s all these gay sex scenes. And y’know, I haven’t even done a sex scene with a girl, in my whole career. And here I am, with Javier [Beltrán], who plays Lorca, doing an extremely hard-core sex scene, where I have a nervous breakdown afterward. And because we’re both straight, what we were doing seemed kind of ridiculous. Trying to do it doggie-style. Trying to have a nervous breakdown while doing it doggie-style. And it wasn’t even a closed set. There were all these Spanish electricians giggling to themselves.

Lindsay Lohan ile düzeyli bir ilişki yaşadığım için Pattinson avcunu yalayabilir.

PS: Gay temalı filmler her sene ödülleri topluyor nedense.

Yours Sincerely,
Efe Can

High Fashion Lollipops

Massimo Gammacurta tarafından yapılan High Fashion lolipopları görünce kendimden geçtim. En çok tanınan 4 marka olan Yves Saint Laurent, Chanel, Louis Vuitton ve Gucci'nin logolarının lolipopları son derece leziz görünüyor. No-Carb diyeti yaparken karşıma böyle şeylerle çıkmamalılar. YSL lolipopuna kendime engel olamadan saldırırdım ve krize girene kadar milyonlarca yerdim eminim bizim markette satılsaydı.

Jeremy Scott Fall '09 Ready-to-Wear


Disney karakterlerinden esinlenilmiş (Özellikle Mickey Mouse) Jeremy Scott fall 2009 ready-to-wear koleksiyonu beni çocukluğuma götürdü desem yalan olur. Mickey Mouse'u pek sevmezdim küçükken. McDonald's'ın her hafta yenilediği Happy Meal'ı ile verilen Mickey eldivenlerini, şapkasını falan takıp gezerdim ama sokaklarda. Anyways, giysilerdeki Mickey Mouse teması değil de, parlak renkler ve detaylar oldukça yaratıcı. Ch-ch-check it out!

12 Mart 2009 Perşembe

Britney Spears Paparazzi Action


Circus Tour devam ederken fiziğini korumak isteyen en sevdiğim attention whore'lardan birisi olan Britney'nin havuzda egzersiz yaparken paparazziler tarafından çekilen bu fotoğrafını görünce yüzmeyi ne kadar özlediğimi hatırladım. Yaz gelsin artık lütfen! Çok gereksiz oldu bu post ama yine de duygularımı paylaşmak istedim.

Must Have Item : Louis Vuitton Reporter Bag


Klasik Damier Graphite Canvas modeli Louis Vuitton çantalardan ve onun türevlerinden tiksiniyorum, bunu sürekli belirtmişimdir önceki post'larımda. Özellikle çakmasını kullananları görünce üzerlerine saldırmak istiyorum şemsiye ile. Fakat yeni satışa sunulan LV'nin Reporter Bag'i spring / summer 2009 koleksiyonunun en iyi aksesuarı bence. Kullanılan materyaller ve farklı renk seçenekleri beni benden aldı.

Yeni iPod Shuffle


Apple ailesinin pek de iplenmeyen üyesi iPod Shuffle'ın yeni versiyonu dün tanıtıldı. Kimse kullanmıyor ki iPod Shuffle, niye sürekli daha küçük versiyonunu üretmeye çalışıyorlar onu anlamış değilim. Hem elektronik cihaz dediğin büyük olur, gözgüsüz olur! Ben 5. jenerasyon classic iPod'umdan çok memnunum mesela. Üzerine Swarovski kaplatmayı düşünüyorum. (!) Bunu minik Shuffle'a yapamazsınız değil mi? Hı, evet yapamazsınız. Herneyse, yeni Shuffle'ın hafızası oldukça artmış, 4 Gb'a yükseltilmiş. Ekranı olmadıktan sonra 4 Gb hafıza ne işe yarar diye sorarım Apple yetkililerine? Lütfen Steve Jobs blog'umu ziyaret edip bir zahmet yorum bıraksın.

Kind Regards,
Efe Can

10 Mart 2009 Salı

It Boy : Alparslan Çarkçı



Haftanın It Boy'u 1988 İstanbul doğumlu Alparslan Çarkçı.
Bahçeşehir
Universitesi 3. Sınıf Reklamcılık öğrencisi. Trendsetter’da staj yaparken giyim tarzı dikkat çektiğinden Trendsetter’ın Zeitgeist ve Gardırop bölümlerinde yer aldı ve Hürriyet tarafından Sokağın Stil İkonlarından biri olmaya layık görüldü.

"Hayattaki üç temel ilgi alanım olan fotoğrafçılık, moda ve gökdelen tutkusunu reklamcılıkla harmanlayıp kendime tutunacak bir dal oluşturma telaşındayım şu sıralar." diyor Alparslan. Bunların dışında koşu ve yüzme, müzik arşivini zenginleştirme, okumak, arkadaşları ile vakit geçirmek, dans etmek ve koleksiyonculuk, yaptığı diğer aktiviteler arasında. Ayrıca bloğu için de sürekli malzeme arayışında olduğu için zamanının çoğunu gözlemcilikle geçiriyor : hialpi.blogspot.com

1. Kendini üç kelime ile tanımlar mısın?
İkizler, Enerji Kübü, Hayalperest


2. Modayla nasıl ilgilenmeye başladın?
Açıkçası modayla ilgilenmeye nasıl başladım, ben de hatırlamıyorum. Ortaokul yıllarında koşuya başlamamın fiziksel sınırlarımı keşfetmemi sağladığı için büyük bir etkisi olduğunu düşünüyorum. Çünkü, moda ilk önce kendini tanımaktır. Lisenin sonlarına doğru da stil anlayışımda baştan sona bir değişiklik yapmam gerektiği resmen kafama dank etti.


3. Giyim stilini özetler misin?
Değişken, Renklere Duyarlı, Dikkat Çekici


4. Giyinirken nelerden ya da kimlerden ilham alırsın?
Giyinme sanatını uygulayış biçimim, psikolojik durumuma, sosyal olaylara, dinlediğim müziğe, son zamanlarda sıkça düşündüğüm şeylere, çizimlerime, kısaca her şeye göre değişir ve bunlarda ilham alır. Başkalarından ilhamı tamamıyla almak yerine, beğendiğim yönleri alıp kendi kafamdakilerle kombine etmek daha çok hoşuma gidiyor. Ama kraliyet tacına ve İngiliz bayrağına takıntılı olduğumu söylemeden geçemeyeceğim.


5. En sevdiğin tasarımcılar hangileri?
Fütüristik düşünce tarzına hayran olduğum Hussein Chalayan, tasarımlarında hem maskulenlik hem de feminenlik izleri taşıyan Marc Jacobs, sıradan ama kışkırtıcı havasıyla Dolce & Gabbana ve renk seçimleriyle Christophe Lemaire (Lacoste) şu anda aklıma gelenler.

6. Giyim konusunda seni en çok etkileyen insanlar hangileri?
Spesifik olarak birilerinden etkilendiğimi söyleyemeyeceğim ama diğer insanlardan farklı olarak kişiliğini ve özgüvenini yansıtan moda aracılığıyla yansıtan insanları görmekten zevk alıyorum.


7. Nerelerden alışveriş yaparsın?
H&M, Lazy, Pull&Bear, Benetton ve Gap son zamanlarda fazlasıyla alışveriş yaptığım yerler.


8. Hangi ünlü ile BFF olmak isterdin?
Unlüler genelde maymun iştahlıdır. Ama İspanyolca öğrenip Buika ile kafa kafaya şarkılar söylemek, Kerri Chandler ile birlikte kendisinin soulful house ritimlerine dans etmek, ya da Gülşen Bubikoğlu ile Ses Gazinosu’nda rakı içmek isterdim. :)


9. En sevdiğin şarkı hangisi?
Gırgıriye film müziklerinden Kim Bilir ve Dönemezsin Sen


10. Çantanda mutlaka bulundurduğun 3 şey nedir?
Müzikçalar, parfüm ve cüzdan.

11. 10 yıl sonra nerede, ne yapıyor olmak istersin?
10 yıl sonra dünyanın büyük metropollerinden birinde yaşamak istiyorum. Mümkünse moda başkentlerinden biri olsun. Reklamcılık, moda ve fotoğrafçılığı beraber kullanabileceğim bir işim olsun. Bir gökdelenin en üst katında yaşayayım. Az buçuk alanımda isim yapmış olayım. Eh 10 yıla bu kadar şey yeter, gerisi gelecek 10 yıla. :)

Haftanın Sanatçısı : Hande Yener


Daha dün gibi hatırlarım, Hipnoz çıkmadan önce 1 ay boyunca hergün sürekli alışveriş yaptığım müzik markete gidip "Hande Yener'in albümü çıktı mı?" diye sormamı küçük çocuklar gibi.
Bu olayın üzerinden 1 sene geçmeden Hande'nin yeni albüm çıkaracağını öğrendim and I was like : oh my gosh! That's f.cking awesome. Aynı bu şekilde dedim çünkü ben Los Angeles'da doğup büyüdüm, Richie'ler ile komşuyduk, Nicole ile aynı liseye gittik hatta. (!)

Anyways, nerede kalmıştım? Ha, evet Hande Yener diyordum, OMFG diyordum. Hala Kemal Doğulu tarafından çekilen son fotoğraflarının şokunu atlatamadım. Ayrıca oldukça zayıflamış fotoğraflardan görüldüğü üzere. Çok beğendim yeni tarzını.

Nasıl Delirdim albümü ile dinlemeye başladım bayan Yener'i ve o gün bu gündür çok başarılı bulurum yaptığı müziği ve tarzını. Erol Köse'den ayrılıp yeni albümü için Avrupa Müzik ile anlaşan Hande Yener'in yeni albümünün adı Hayrola olacak. İlk single'ı da "Aşk Nerdeysen Çık Dışarı" olacakmış. Heyecanla bekliyorum.